Cem Adrian, son dönemde Şehinşah ve Anıl Piyancı ile yaptığı düetlerle dikkatleri üzerine çekmiş durumda. Dinleyici kitlesine baktığımızda göz ardı edilemeyecek büyüklükte bir kesimin bu müziğin değerinin seneler önce değil de şimdi bilinmesi hakkındaki görüşleri ortada ve haliyle bazı insanların kafasında bu düetler hakkında “Türkçe sözlü rap müziğin yükselmesiyle birlikte ekonomik amaçlı düetler mi geliyor?” sorusu canlanıyor.
Özellikle bu kesimi bilinçlendirmek amacıyla bu konu hakkında bir inceleme yapmak istedim zira Cem Adrian seneler öncesinde henüz ülkemizde hip-hop kültürü bu kadar yaygınlaşmamışken rap müziğe desteğini hiç esirgememişti.
İşte Cem Adrian’ın rap sanatçıları ile yaptığı düetlerden bazıları ve bu düetlerin yapıldığı yıllar:
- 2005 Mode XL & feat. Cem Adrian – Kelebek
- 2011 Rapozof & Cem Adrian – Yağmur Yeniden
- 2013 İndigo & Cem Adrian – Yalnızlık
- 2014 Sagopa Kajmer & Cem Adrian – Artık Bitti
- 2016 Karaçalı & Cem Adrian & Melis Danişmend – Sesindeki Yalnızlık
- 2018 Gazapizm & Cem Adrian – Kalbim Çukurda
- 2018 Gazapizm & Cem Adrian – Kayıp
- 2019 Taladro & Cem Adrian – Unutmak İstemiyorum
- 2020 Kubilay Aka & Cem Adrian – Vazgeçtim Yokluğundan
- 2020 Gazapizm & Cem Adrian – Yaşanırsa Diye
- 2020 Deeperise & Şanışer & Cem Adrian – Kara Toprak
- 2020 Heja & Cem Adrian – 7 Kurşun
- 2020 Şanışer & Cem Adrian – Yeniden
- 2020 Şehinşah & Cem Adrian – Dön Dünya
- 2020 Anıl Piyancı & Cem Adrian – Ölüm ile Yaşam
Bütün bu düetler ortadayken, üstelik önemli bir kısmı henüz Türkçe Rap ülkemizde ana akım müziği olmanın yakınından bile geçmiyorken Cem Adrian’ın bu düetleri yapmasında ekonomik bir amaç aramak oldukça saçmalaşıyor. Kendisi de zaten geçtiğimiz günlerde tam da bu konu hakkında bir açıklama yaptı:
“Hip Hop/Rap kültürü ile dostluğum sürecek. Bunun bir destek değil dostluk olduğunu düşünüyorum. Rap oldukça alternatif ve ötelenmiş bir müzik iken 2006 yılında Mode XL düeti ile başlayan feat. maceramız 2020’de artık rap’in bir ana akım müzik haline gelmesine kadar bir çok ortak çalışma ile devam eti. Bağımsızlıklarını ve mücadele ettikleri her şeyi savunup, yaşadıkları haksızlıklara karşı daima yanlarında olmayı seçtim. Ancak bir uyarıda da bulunmak isterim. Rap’in “büyüsü” ana akıma, popülarizme ve çok izlenmek/dinlenmek adına kendi prensiplerini ayaklar altına almaktan çok uzaktadır. Son zamanlarda bu “şöhret , para ve kısa yoldan ünlü olma” illüzyonlarına kapılmaya yönelik matematikler fazlasıyla çoğaldı. Buna müzik değil “matematik” diyebilirim. Müziğinizi reytinglere kurban etmeyin. 25 yıldır bu kültürün takipçisi olarak net olarak söyleyebilirim ki bu iyi bir yol değil. KÜLTÜRÜNÜZÜ KORUYUN.”
Son olarak bence hepimiz hemfikirizdir ki Cem Adrian bu kültürü koruma konusunda takdire şayan bir sanatçı. Ülkedeki bütün yapım şirketleri ve neredeyse bütün ana akım sanatçılar bu müziğe önyargılı bakıyorken o sanata olan saygısını konuşturmuş. Onu bu kadar özel yapan şey belki de aslında bunu yapmış olması değil, bunu yapan sayılı sanatçılardan biri olması.
Teşekkürler Cem Adrian!
Yazan: Kerem Okutan